ABD'nin Yeni Kabinesi: Neler Götürecek?

Dünyanın kaderini her zaman güçlü olanlar belirlemiyor. Arka planda sessiz yığınların varlığı, karmaşık ilişkilerin yeni yollar arama çabası birleştiğinde, bu güç, yıkılmaz duvarları sarsacak ve tahrip gücü yüksek bir hale gelebilecektir. Bu durumda, gücün tanımı değişecek ve istenildiği zaman değiştirilebilecek bir hale gelecektir.

ABD seçimleri uzun bir süre gündemdeydi. Seçim öncesindeki gelişmeler, gelmekte olan kaygıları gösterdiği için önemliydi. Trump, bazılarına göre ruh sağlığı tehlikeli ve dünya için riskli oyunlar oynayabilirken, kimileri için çözümsüz, kaygı verici bir figürdü. Bu nedenle, ABD derin yapısı başından itibaren, satranç oyunundaki hamlesini suikast ile yapmayı düşündü. Sonuç, kimileri için korkutucu bir hal alırken, kimileri için de savaşların sona ermesine neden olacak kahraman figürüne dönüşen Trump’a duyulan hayranlıkla son buldu.

ABD vatandaşları açısından ise durum pek de kötü değil. Nihayetinde Trump, seçimleri ciddi bir farkla kazandı ve sadece arı kovanına çomak sokmakla kalmadı, o kovana hükmetmeye başladı. Seçim sonrası da kimseyi şaşırtmadan halkına verdiği vaatleri gerçekleştirmeye başladı. Bu da Trump’ın ikiyüzlü bir tavır sergilemediğini, doğrudan halkına söz verdiği vaatleri yerine getireceğini gösteriyor. Dışarıdan bakıldığında ürkütücü görünen bu durum, içerde ciddi bir destek gördüğü apaçık ortada.

Peki, neden ABD halkı Trump’ı seçiyor? Bu seçimin tepkisel bir nedeni olamaz mı? İlk döneminde Trump, Rusya ile kavga etmeyen ve Kuzey Kore lideriyle doğrudan görüşen ilk ABD başkanıydı. Ülke ekonomisi ve işsizlik oranı onun döneminde düzelmeye başlamıştı. İlk hedefi ise kendi ülkesiydi; bu nedenle göçü durdurma kararı alması hem kendi açısından hem de ABD halkı açısından şaşırtıcı değildi.

Yeni dönemde Trump’ın kabinesinin neler yapabileceğini görmek önemli. Alışılmışın dışına çıkılacağı kesin. 3. Dünya Savaşı diyenlere cevabım şu: Bu savaş çoktan başladı. Savaşın yayılma hızı ve şiddeti ne olacak, yoksa sakin bir dönem mi yaşayacağız? Gelin, kabinede etkili olan isimlere yakından bakalım.

Trump ve Kabinesi

Donald Trump, 79 yaşında, siyasetçi, medya patronu, iş adamı olarak tanınıyor. 2017-2021 yılları arasında ABD’nin 45. başkanıydı. 5 Kasım 2024’te yapılan seçimleri kazanarak 47. ABD Başkanı oldu. Almanya ve İskoçya kökenli bir aileden geliyor. Trump, göçmenlik konusunda hassas bir yaklaşım sergileyen biri. Yeni kabinede Hint kökenli vatandaşlar da bulunuyor, bu da şaşırtıcı bir detay.

Trump’ın başkan yardımcısı, geçmişte ona karşı çıkan ve “kitlelerin afyonu” olarak nitelendirilen Vance, şu anda Trump’ın sağ kolu durumunda. Vance, Trump kadar öfkeli ama çok daha sert bir düşünce yapısına sahip. Trump’ın iç politikalarındaki ilk hedefi ise göçmenlikti.

Kristi Noem – İç Güvenlik Bakanı

Kristi Noem, 30 Kasım 1971 doğumlu ve Güney Dakota'dan. 2018’de Trump tarafından desteklenen Noem, COVID-19 salgını sırasında maske takma zorunluluğuna karşı çıktı. Noem, Trump’ın İç Güvenlik Bakanı olarak atandı. Noem’in söylemleri, göçmenlik sorununa dair sert bir duruş sergiliyor.

Tom Homan – Sınır Çarı

Tom Homan, Trump’ın sınır güvenliğinden sorumlu danışmanı olarak tanınmış bir isim. Trump, ikinci döneminde, yasadışı göçmenlerin sınır dışı edilmesi için Homan’ı görevlendirdi.

Marco Rubio – Dışişleri Bakanı

Marco Rubio, Florida doğumlu ve Küba kökenli bir politikacı. Rubio, dış politika konusunda sert bir duruş sergiliyor. İran’a karşı sert tutumlarıyla bilinen Rubio, Çin’in yükselişine karşı ABD’nin güçlü bir duruş sergilemesi gerektiğini savunuyor.

Michael Waltz – Ulusal Güvenlik Danışmanı

Michael Waltz, eski bir Yeşil Bereli ve Trump’ın ulusal güvenlik konusunda baş danışmanı. Waltz, özellikle Çin ve Rusya’ya karşı stratejiler geliştirmeyi hedefliyor.

Elon Musk – Devlet Verimliliği Bakanı

Elon Musk, SpaceX ve Tesla CEO’su, aynı zamanda teknoloji girişimcisi ve hayırsever. Trump’ın kabinesinde, devlet verimliliği konusunda reformlar yapmayı hedefleyen bir isim olarak yer alacak.

Vivek Ramaswamy – Devlet Verimliliği

Vivek Ramaswamy, Hindistan kökenli bir girişimci ve politikacı. ABD’nin ulusal kimlik krizine karşı tavır alıyor ve çevresel, sosyal ve kurumsal yönetişim konusunda eleştirilerde bulunuyor.

Tulsi Gabbard – Ulusal İstihbarat

Tulsi Gabbard, ABD Temsilcisi ve eski bir askeri gazidir. ABD ve Batılı müttefiklerinin Ukrayna’daki müdahalesine karşı çıkan Gabbard, istihbarat politikalarıyla dikkat çekecek.

Pete Hegseth – Savunma Bakanı

Pete Hegseth, Trump’ın en güçlü destekçilerinden biri. Fox News kanalında Trump’ın politikalarını savunan Hegseth, Savunma Bakanı olarak ülkenin güvenliğinden sorumlu olacak.

Susie Wiles – Beyaz Saray Genel Sekreteri

Susie Wiles, Trump’ın başkanlık kampanyasında önemli bir figür. Wiles, Trump’ın en önemli danışmanlarından biri olarak kabineye dahil olacak.

Trump Kabinesi ve Gelecek

Trump’ın yeni kabinesi, renkli ve çeşitli bir yapıya sahip. LGBT hakları, Hindu ve Küba göçmen bakanlar da kabinede yer alıyor. Ancak bu kadar farklı bir kabinenin toplumsal uzlaşma için ne kadar istekli olacağı zamanla belli olacaktır.

5 Kasım 2024 seçimleri, ABD ve dünya siyaseti için önemli bir dönüm noktası oldu. Amerikan halkının iç ve dış siyasete olan güvensizliği, dünya siyaseti için yeni bir dönemin başlangıcı olabilir. ABD, ekonomik olarak dünyanın en büyük gücü olmaya devam etse de, bu zenginlik adil bir şekilde dağılmıyor. Trump’ın milliyetçi söylemleri ve popülist tavırları, iç ve dış politikada köklü değişikliklere neden olabilir.

Trump yönetimi, eski sağcı Amerikalı sağcılar ve önceki Trump döneminden farklı olacak. Meksika ve Çin gibi ülkelerle ilişkiler ön planda tutulacak. Bu kabine, ABD’nin yeni bir dış politika vizyonu ile şekilleniyor ve dünya siyasetinin yeniden yapılandırılmasında etkili olabilecektir.

Sonuçta yarının ne getireceğini kestirmek zor ancak neler götüreceğini görmek mümkün.