THE STORY OF THOSE WHO RUN OUT OF ENERGY: JURGEN KLOOP ENERJİSİ BİTENLERİN HİKAYESİ: JURGEN KLOOP

Milliyet gazetesinden Onur Dinçer kendisine ayrılan köşesinde, Liverpoll Teknik Direktörü Jurgen Kloop üzerine güzel bir yazı kaleme almış. Yazıyı okuyunca, insanların olaylar yaşanırken kendisini müdahil duruma sokacak davranış ve eylemlerini ve bu eyleme neden olan sebepsiz etkenleri de merak etmedim değil.

İnsanoğlu yaşamını renklendiren heyecan ve mutlulukları anın getirdikleri sonsuz var olma heyecanı ile yaşarken, yarın bitecek olmasını hiç düşünür mi acaba?

Biterse, yaşam ve nefes alma coşkusu yok olursa gizli bir öfke patlamasının nedenleri kendisi dışındaki kişi ve kişilerden, çevresinden kaynaklanmıyorsa bunun etkilerini bir hesap sorma hezeyanınla yasabilir mi?

Diyor ki, Onur Dinçer, “Jürgen Klopp’un enerjisinin tükenmesi, yeni başarılara inançsızlığından olamaz. Özdeşleştiği kulüpte iyi futbolu ve kupaları getiren değişim enerjisinin, statükoya dönüşerek erimesi çekincesinden kaynaklanıyordur.”

Bence Onur Dinçer beyefendi harika bir soru ve cevapla yazıya başlamış.  Benim şahsi görüşüm şu şekildedir:

Bireyin enerjisinin tükenmesi, onun bir çok şeyi geride bırakması anlamına gelmemiş olması yaşadığımız bu dünyada, etik değerleri, toplumsal ve sosyal değişimleri ve pek tabiki siyasi güç formasyonunun çok itesine anlam taşıyor.

Jürgen Klopp’un enerjisi tükenmiş olmasının nedeni, bir inançsızlık meselesinin çok ötesinde. Premier Lig’in zirvesindesiniz. Avrupa Ligi’nde yolunda emin adımlarla devam ediyorsunuz.

Peki neden Jürgen Klopp? Neden?

Gerekçesi bir çoğumuza göre yok.  Hatta çok anlamsız diyor Onur Dinçer beyefendi. Ben de kendisine katılıyorum. Klopp, Mainz takımını Bundesliga’ya yükseltiyor. Yedi yıl sonra düşüş ve takım tekrar küme düşüyor.

Sonra Borussia Dortmund’un başına geçiyor. Üst üste iki sezonda lig şampiyonluğu ve Şampiyonlar Ligi finali…

Liverpool hikayesi başladığında, karşısında muazzam koşullar vardı. Uzun süredir başarıya aç bir camia, vardı. Ve Jürgen Klopp, başarıdan başarıya koşarak iyi bir hoca olduğunu herkese göstermiş oldu.

Onun bir anda Liverpool’u bırakması ne kulüp için ne kendisi için bir son değil. Değişim mutlak bir şekilde gerçekleşecek ve kendisi kulübün unutulmazları arasına girecek. Dinlenmek istediğini söylüyor Jürgen Klopp.

Tabi boş durur mu spor dünyası. Xavi bırakınca, adı Barcelona gibi güçlü bir kulübün hocaları arasında adı geçmeye başladı bile. Aslında sorun tam da burada… Jurgen gibi hocalar, zor koşullarda ve umudunu asla kaybetmemiş kulüplerde enerjisini tekrardan buluyor. Bu bana kalırsa sıra dışı bir tepki. Başarı bir hastalıktır. Sahibini muktedir yapar. Ve sonrasında kaybedilecek bir maçın ilk santra vurusundaki top gibi hissedilir. Topa ilk santrayı yapanda, maçı bitiren hakemin düdüğü ile top kimin ayağında olanda, her zaman kaybeden ve kazanan olmuyor.

Mesele başlamakta… Başladığın an, üstlendiğin görev ve sorumluluk artık sahibinin parçası olur. Vesselam, Jürgen Kloop gibi düşünen herkesin derdi biten enerjisi değil, yeniden sil baştan mücadele etme ruhudur.

                            THE STORY OF THOSE WHO RUN OUT OF ENERGY: JURGEN KLOOP

 Onur Dinçer from Milliyet newspaper has written a nice article on Liverpoll Technical Director Jurgen Kloop in his column. When I read the article, I wondered about the behaviors and actions of people that would put them in an intervening situation while events are taking place and the causeless factors that cause this action.

While human beings experience the excitement and happiness that color their lives with the endless excitement of being in the moment, do they ever think that it will end tomorrow?

If it ends, if the enthusiasm for life and breathing disappears, if the causes of a hidden outburst of anger are not caused by people and people outside of oneself, by one's environment, can one grieve the effects of this with a delirium of accountability?

Onur Dinçer says, "Jürgen Klopp's lack of energy cannot be due to a lack of faith in new successes. It must be due to the fear that the energy of change that brought good football and trophies at the club he identified with will turn into the status quo and melt away."

I think Mr. Onur Dinçer started his article with a great question and answer.  My personal opinion is as follows:

In this world we live in, the fact that the depletion of an individual's energy does not mean that he/she leaves many things behind means that ethical values, social and social changes and of course the political power formation are very important.

The reason why Jürgen Klopp has run out of energy goes far beyond a matter of disbelief. You are top of the Premier League. You are well on your way in the Europa League.

 So why Jürgen Klopp? Why?

For many of us, there is no reason.  In fact, Onur Dinçer says it makes no sense. I agree with him. Klopp takes Mainz to the Bundesliga. Seven years later, they fall and the team is relegated again.

Then he takes over Borussia Dortmund. League title and Champions League final in two consecutive seasons...

When the Liverpool story began, it was against tremendous odds. A community that had been hungry for success for a long time. And Jürgen Klopp has shown that he is a good manager by going from success to success.

His sudden departure from Liverpool is not the end for the club or for himself. Change will surely come and he will become one of the club's unforgettable figures. Jürgen Klopp says he wants to rest.

Of course, the world of sport is not idle. When Xavi quit, his name was already mentioned among the coaches of a powerful club like Barcelona. In fact, this is exactly the problem... Coaches like Jurgen find their energy again in difficult conditions and in clubs that have never lost hope. I think this is an extraordinary reaction. Success is a disease. It makes its owner powerful. And then it is felt like the ball at the first kick-off of a match that will be lost. There are not always losers and winners, whether it is the one who kicks the ball first, or the one whose foot the ball is at the whistle of the referee who ends the match.

The point is to start... The moment you start, the duty and responsibility you take on becomes part of the owner. In the end, the problem for anyone who thinks like Jürgen Kloop is not the energy that runs out, but the spirit to fight all over again.